8 Ocak 2017 Pazar

Gürültülü isyerlerinde kisisel kulak koruyucuları

Gürültülü isyerlerinde kisisel kulak koruyucuları: Çözüm mü? problem mi?

İşyerlerinde çalısanların maruz kaldıgı örnegin toz, gaz, gürültü, çözücüler gibi tehlikeleri ortadan kaldırmanın yolu hiyerarsik bir çözüm sıralamasından geçer. Bunlar; Mühendislik kontrolları, idari önlemler ve Kisisel koruyuculardır.

Bu yapı içinde kisisel koruyucuların seçilmesi mühendislik ve idari önlemlerin basarısız ya da yetersiz oldugu uygulamalarda basvurulan ve çalısanların kosullarını agırlastırdıgı için geçici olması istenen bir önleme yoludur. Yani ilk basvurulacak sihirli ve en iyi bir çözüm yolu degildir.

Bu genel giristen sonra gürültülü isyerlerinde “isitmenin korunması programı” içersinde kisisel kulak koruyucuları seçimi üzerine bazı açıklamalarda bulunmakta yarar vardır. 

Böyle bir açıklama, genelde gazetelerdeki haberlerde ve isveren yakınmalarında çokça yer alan “çalısanların verilen kisisel koruyucuları kullanmadıkları “ dogrultusundaki görüslerin yeniden degerlendirilmesine yardımcı olacaktır.

GÜRÜLTÜLÜ ORTAMDA KİŞİSEL KULAK KORUYUCULARI:

Bu asamada somut olarak gürültülü isyerlerinde kisisel koruyucu seçimi ve uygulaması üzerine yapılması gerekenleri sıralamakta yarar vardır.

a) KK’larında seçenekler nelerdir?

Hangisi seçilmelidir? Genellikle iki çesit KK vardır. Kulak kanalının içine yerlestirilen tek kullanımlık veya tekrar kullanılabilinen tıkaçlar ve kulak kepçesini de içine alan mansonlar (Sekil 1.) Hangilerinin seçilecegi, uygulanan gürültüden korunma programı çerçevesinde; maruziyet düzeyine, kullanılıcak ortam kosullarına, sagladıgı konfora baglı olarak degisir.

Kulak tıkaçlarının; küçük ve kullanımı kolay, daha konforlu, d,ger kpruyucularla birlikte takılabilmesi, kapalı alanlarda kullanılması avantaj olarak görünürken, kulak kanalına kolay yerlestirilememesi kolay çıkarılamaması, hijyen kosullarının yeterli saglanamaması (tahris vs.), kolay kaybedilmesi ve takıldıgının görülmemesi dezavantaj olarak ortaya çıkar.

Sekil 1. Degisik kulak koruyucuları


Mansonların daha fazla azaltma saglaması, her kulaga uygun olması, kaybedilmesinin zor olması, görülebilir ve enfeksyon riskinin az olması avantajları, tasınmasının zor olması, diger koruyucularla kullanılmasının zor olması, kapalı alana uygun olmaması ise dezavantajlarıdır. 

b) Kulak koruyucusu (KK) seçiminde koruyucuda istenen azaltma miktarı ne olmalıdır?: Sorunun ilk cevabı hangi siddette gürültüye ve ne sürede maruz kalındıgının bilinmesidir.

Kulak koruyucularının azaltma miktarları gündeme geldiginde standartlar 8 saatlik zaman agırlıklı ortalama gürültü -Lex 8h-. degerini dikkate almaktadır. Kulak koruyucularında NRR (Noise Reduction Rating) diye bilinen Gürültü Azaltma Oranı standart olarak üretici tarafından verilmektedir. 

NRR’deki azaltma oranı teknik olarak “C” agırlıklı gürültü ölçümü olarak yapıldıgı için, ortamda çalısanların maruz kaldıgı gütrültünün dB(A) cinsinden ölçüldügü isyerlerinde NRR degerinin dB(A)’ya dönüstürülmesi için NRR degerinden 7 sayısının çıkartılması
gerekmektedir (düzeltme faktörü.)

Örnegin, maruz kalınan gürültü düzeyinin zaman agırlıklı ortalamasının 100 dB(A), kullanılan kulak koruyucusunun NRR degerinin 19 oldugu bir isyerinde kullanıcının kulagındaki gürültü azaltma miktarı ne olacaktır?

Tahmin edilen azaltma:

dB(A)= dB(A)( Lex 8h) – (NRR-7) dB(A) = 100 – (19-7) = 88 dB(A) olacaktır.

OSHA (Occupational Safety and Health Administration–USA) laboratuvar ve uygulama, deneylerinden edindigi tecrübe sonucu bir tedbir olarak (NRR-7) degerinin %50 ile çarpılmasını tavsiye etmektedir. Bu durumda yukardaki förmülde tahmin edilen azaltma: dB(A) = 100 – ((19-7)*0.50) = 94 dB(A) olarak bulunacaktır.

Gerek ülkemizde gerekse AB ülkelerinde müsaade edilen gürültüye maruziyet degeri Lex 8h = 85 dB(A)’dır. Bu durumda kullanıcının kulak koruyucusu yoluyla maruziyet seviyesi ne kadar düsürülmelidir?

Hem AB’nin, EN 458 numaralı kisisel koruyuculara iliskin direktifi hem de örnegin Kanada kulak koruyucuları standardı optimum ve kabul edilebilir bir azaltmayı hedeflemektedir.

Kullanıcının gürültüye karsı çok korunması, az korunması kadar kötüdür. Tablo 1. bu konuda önemli ipucları vermektedir.

KK kullanımı sonucu maruz kalınan Ses Düzeyi dB(A) Korunma sonucu
85+ Yetersiz
80-85 Kabul edilebilir
75-80 Optimal/Ideal
70-75 Kabul edilebilir
>70 Fazla korunma

Tablo 1. EN 458 HPD yeterliligi

İşyerlerinde optimum ve kabul edilebilir azaltmanın saglanmasında tek kriter her zaman bilimsel seçim olamamaktadır. Kulak koruyucularının tek kullanımlık yada kullandıkça eskiyen malzemelerden yapıldıgı ve kullanıcı sayısının çoklugu dikkate alınırsa “en ucuz” veya “en ucuz ve en fazla koruyucu olan” kriterinin devreye girme potansiyeli artmaktadır. Bu konu, satınalma açısından kisisel kouyucuların önündeki en önemli olumsuz faktördür.

b) Kulak koruyucusu hangi sürelerde takılmalıdır? Degisik nedenlerden dolayı, kisisel koruyucuların kullanımının 8 saatlik çalısma süresini kapsamaması sonucunda beklenen etki hızla düser.

Örnegin, 8 saatlik süre için azaltma miktarı 25 dB olarak seçilmis bir koruyucunun 1 saat takılmaması ile etkinligi 8 dB’e düser. Kisisel koruyucular 8 saatlik çalısma süresince çıkarılmamalıdır.

c) Ortamla olan iliskinin kesilmesi: İşçilerin kulak koruyucularına itirazlarının en önemli nedeni, kulak koruyucusu kullanımı boyunca konusmaları anlayamamaları ve makinalardan ve çevreden gelen uyarı sinyallerini duyamamalarıdır. Ayrıca KK kullanımı sırasında daha yüksek sesle konusmakda, dudak okumayı tercih etmekte ve sesin hangi yönden geldigini anlayamamaktadırlar.

Gereginden fazla azaltma düzeyi olan KK cihazların seçilmesi bu nedenle istenmez. Çalısanlar KK kullandıklarında makinalardan gelen sinyallerin yeni sesine alısmalı, ortamdan gelen yangın, telefon gibi uyarı sinyallerinin frekansları, azaltmanın düsük oldugu frekanslara kaydırılmalı ve göze hitap eden uyarılarla (yanıp sönen ısıklı uyarılar) desteklenmelidir.

İşyerlerinde olusan gürültünün frekansı genellikle yüksek frekans bölgesindedir. KK seçilirken azaltmanın düsük frekans bölgesine göre yüksek frekans bölgesinde daha fazla oldugu koruyucuların seçilmesi haberlesmedeki bu sorunu hafifletir. Bu nedenle is ortamında maruz kalınan gürültünün frekans dagılımının ölçülmesi çok önemlidir.

Haberlesmenin vazgeçilmez oldugu yerlerde kulaklıkların içine elektronik haberlesme araçları yerlestirilebilir.

 
 

Şekil 2.Tıkaç ve Mansonlarda olumsuz faktörler.

c) Kulak koruyucularından beklenen diger özellikler: Kulak koruyucularına beklenen azaltma miktarının saglanması yanında istenen en önemli özellik konforlu olmasıdır. Kimi zaman konfor ve ergonomik özellikler gürültü azaltma miktarının önüne geçmektedir. 

Çünkü istenen azaltmanın saglanabilmesi için dogru, tüm çalısma saatlerinde ve saglıklı kullanım sarttır. Beklenen bazı özellikler söyle sıralabnabilir;

• Yapıldıgı maddenin kalitesi,
• Kolay bakım. temizlik için özel sıvıya gereksinimi olmayan,
• Kulaklıkların köse ve kenarlarının yuvarlatılmıs olması,
• Saça yapısmama ve saçı çekmeme özelligi,
• Erimeye, yanmaya, parlamaya, patlamaya karsı dirençli,
• Çabuk sekil alabilen,
• Hijyenik, kulakta tahris veya irritasyon yapmayan,

e) Uygun kullanma gerekliligi: Kulak tıkaçları kulak kanalına iyi yerlestirilemedigi, mansonların saç, sakal, gözlük gibi nedenlerle cilt ile temasının tam olarak saglanamadıgı durumlarda ve üreticinin kullanım kosullarına uyulmadıgı durumlarda ses orta kulaga ve iç kulaga Sekil 3’de gösterilen yollarla sızarak ulasır ve beklenen yarar saglanamaz.

Sekil 3. Gürültünün kulaga sızıntı yolları
f) Çevre kosullarına uyum: Koruyucular sıcak ortam ve nem gibi çevre kosullarından etkilenmemelidir.

g) Temizlik, bakım, degistirme, saklama: KK’ları kolay temizlenebilmeli ve temizlik için özel sıvılara ihtiyaç duyulmamalı, mansonların eskiyen ve bozulan bölümleri degistirilmeli, özellikle tıkaçlar yaglı ve pis elle kullanılmamalı, tekrar kullanılan KK’ları özel kapalı kutularda saklanmalı ve bu sırada direk günes ısıgına , toza ve diger kirleticilerle temas etmemelidir.

SORUMLULUKLAR:

İşverenler KK’ların uygun olarak temin edlmesini saglamalıdırlar. Özellikle, isçilere aynı özelliklere sahip degisik alternatifler sunabilmeli, kullanım egitimlerini yerine getirmeli, kullanıcıları denetlemeli ve izlemeli, kullanımla ilgili sikayetleri degerlendirmelidir. 

Gerekli kayıt ve ölçümleri yerine getirmelidir. Üretimde degisiklik ve yeni makinaların devreye girmesi ile süreci tekrar gözden geçirmelidir.

KK’ların kurallara göre kullanılması ve kullanıcıların, KK’larda herhangi bir bozulma veya hasar gördükleri, KK kullanırken her zaman duydukları seslerde ve konfor kosullarında bir degisiklik hissettikleri zaman, KK’ların temin edilemedigiı durumları mutlaka yöneticilere rapor etmelidirler.

EĞİTİM:

İşverenler kullanıcılara KK hakkında asagıda özetlenen egitimleri vermelidirler; KK ne zaman ve nerelerde gereklidir, Nasıl takılır, çıkartılır ve nasıl ayarlanır, KK’nın sınırlamaları, uygun bakım, onarım ve saklama teknikleri. Konu ile ilgili yasal dayanaklar.

SONUÇ:

Görülecegi üzere, gürültülü isyerlerinde KK kullanımına hazırlık ve uygulama epey zorlu süreçlerden geçmektedir. Burada basarı, isverenlerin gerekli insan gücünü, gerekli finansal gücü ve gerekli zamanı ayırmasından geçer.

İnsan gücünün en önemli ayakları ise isyeri hekimi ve is güvenligi uzmanıdır. Unutulmaması gereken bir konu da, “gürültüden korunma programı”nın , “isçi saglıgı ve is güvenligi yönetim sistemi”nin bir parçası oldugudur.

Ülkemizde Avrupa Toplulugu Direktifleri dogrultusunda hazırlanan yayınlanan “Kisisel Koruyucu Donanım Yönetmeligi” ile “Gürültü Yönetmeligi” KK’ın kullanımı ve uygulaması alanında yeni açılımlar getirmistir.

Son söz olarak yazının baslıgını seçmek gerçekten yanlıs olmayacaktır; Kulak Koruyucuları: Çözüm mü? Problem mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder